Annenin çocuğun dünyasındaki yeri ve önemi
Bebekler ve küçük çocuklar yanlarında bir destekçiye ihtiyaç duyar ve dayanak ararlar. Güçlü bir ego için içselleştirdiğimiz bir anne-baba simgesi olması gerekir. Anne eğer ‘orada var olmamışsa’ kırılganlık hali fazla olabilir. Annenin duygusal olarak var olmayışının yanında fiziksel olarak da var olmayışının bir çok nedeni olabilir. Fakat fiziksel olarak var olmayan anne, zaten duygusal olarak da var olamaz.
Anne çocuğun merkezindedir ve bebek çok yoğun bir şekilde annenin dünyasında yer almak ister. Eğer çocuk, annenin dünyasında var olamadığını hissederse, yıkıma uğrar. Bazen çocuk annenin uzaklaşmasından, kendini sorumlu tutar ve “fazlalığım” diye düşünebilir. Bu sebeple çocuğun, annesinin zihninde var olması, çocuğun bunu hissedebilmesi çok önemlidir. Bunu hissetmediği takdirde bazı patolojik durumlar oluşabilir: depresyon gibi. Örneğin depresyonda olan bireylerin “içimde bir boşluk var” tabirini kullanması içselleştirdiği “ölü anne”yi anlatmaktadır.
Anne yoksa “benlik” de yoktur. Annemizle olan ilişkimiz bir çocuk olarak kendi benliğimizi nasıl algılayacağımız üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Benlik ve anne algıları hayatımızdaki önemli kavramlardır. Bunlar olmadan kendimizi bağlanmamış, kayıp ve yersiz hissedebiliriz.
Destek boşluğu…
Çabalarımız başarısızlığı uğradığında, bize destek olacak kimsemiz yoksa bu destek eksikliği özgüvenimizin tam olarak gelişmeyeceği anlamına gelir. Bir parçamız eksikmiş gibi hissederiz.
Güven eksikliği nedeniyle kendimizi suçlayıp, neden başkaları gibi ileriye atılamadığımızı merak etmektense, büyürken ne kadar desteklenmiş olduğunuza bakıp ona göre düşünmek daha çok yardımcı olacaktır. Aslında anne ve babalarımızda onların anne-babalarından destek almamış oldukları için bizleri desteklemede başarısız olurlar. Bilinçli olarak bunun farkında olup karar verebilirsek, bu zinciri kırabiliriz.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!